Coraline, 2009 yılında çekilmiş stop motion animasyon filmdir. Neil Gaiman’ın çocuk kitabından uyarlamadır fakat çocuk kitabı dediğime bakmayın bence bu film bu türe girebilecek bir tarza sahip değil. Bence “dark fansty” türüne daha uygun. Filmin çekimleri tam on sekiz ay sürmüş ve bu film için çok büyük hazırlıklar yapmışlar çünkü stop motion film çekmek bir deli işidir ve filmin yönetmeni Henry Selick de tam bir deli. Coraline’ın evi için yetmiş marangoz çalışmış ve o evi oluşturmuşlar ve 150 el yapımı sette çekmişler filmi, tahmin edebileceğiniz üzere filmde göreceğiniz çoğu şey el yapımı. Yine filmde 250 adet kukla ve 200 bin mimik çalışılmış bunların kalıplarından falan bahsetmeye gerek bile yok. Yani oldukça zahmetli bir iş ama bence bu zahmet meyvesini başarılı bir animasyon film olarak vermiş. Her ne kadar çocuk filmi gibi gözükse de rahatsız edici ve ürpertici bir film ve yine bir o kadar da büyüleyici. Dekor, kullanılan malzemeler, her şey bu kaotik ortama o kadar güzel uyuyor ki.

Filmimizin ana karakteri Coraline, cesur, maceracı, korkusuz, mavi saçlı bir kızdır. Her küçük çocuk gibi de anne babasının ilgisi için çırpınan bir çocuktur. Çünkü yeni bir eve ve çevreye taşınmışlardır, Coraline kendi arkadaşlarından ve çevresinden uzaktadır normal olarak bu da çocuk da can sıkıntısı olarak nüks eder. Fakat anne babası çok meşgul iki insan olduğu için beklediği ilgiyi göremediğiyle kalıyor bu küçüğümüz. Fakat Coraline kızımız her küçük çocuk gibi zıpzıp ve maceracı bir çocuk. Etrafı keşfetmek için çıktığı orman gezisinde utangaç ama bir o kadar da eğlenceli bir karakter olan Wybie ile tanışıyor. Bizim küçük bebüş bu oğlan çocuğundan o kadar da hoşlanmıyor ama sonlara doğru iyi bir takım oluyorlar.

 

Gelelim filmimizin korkunç kısmına. Coraline evin içinde tünele açılan küçük bir kapı buluyor. Ve bu kapının içinden başka bir dünyaya açılıyor. Aslında bu dünya çok da başka bir dünya değil kendi eviyle ve bahçesiyle aynı. Hatta anne babası bile aynı fakat bu dünyanın bir özelliği var, gerçek dünyasının aynadaki bir yansıması gibi çarpık ve ters aslında. Buradaki anne babasının gözleri düğmeden ve Coraline bu duruma çok şaşırıp ilk önce korkuyor ama sonra düğme gözlü kadın ona, onun diğer annesi olduğunu söylüyor. Daha sonra Coraline bir bakıyor ki diğer anne ona güzel yemekler pişirmiş ve onunla ilgileniyor. Bu şekilde Coraline yavaş yavaş diğer anneye alışmaya başlıyor fakat diğer annenin aslında başka planları var. Bir sahnede Coraline’dan gözlerini düğmeyle değiştirmesini ve artık orada yaşamasını teklif ediyor bu diğer anne.

WhatsApp Image 2021-11-18 at 17.23.44 (3)

 

Daha sonraları Coraline bu diğer annenin amacını anlıyor ve ondan kurtulmak için bir mücadele içine giriyor. Spoiler vermemek için zor tutuyorum kendimi ama izlemek istersiniz diye de geri duruyorum buraya kadar anlattıklarım fragmanda bulunuyor bu arada o yüzden sakın “Lan zaten spoiler verdin” demeyin, vermedim, vermem.

Film renkleriyle, sesleriyle ve tarzıyla büyüleyici bir stop motion animasyon, o ürkütücü hava ve tedirginlik akıcı bir şekilde yansıtılmış. Eğer farklı bir tat arıyorsanız ve klasik türlerden ve tarzlardan sıkıldıysanız sevebileceğiniz bir film olduğunu düşünüyorum. İzlemek isteyenlere iyi seyirler diliyorum efenim.

Düşünceni Tek Emojiyle Anlat!
+1
1
+1
2
+1
0
+1
0
+1
0
+1
0
+1
0
0 0 oylar
Yazımızı Değerlendir
Abone ol
Bildir
guest

0 Yorum
Sıralı yorumlar için geri bildirim
Tüm yorumları görüntülere
Bu yazılarımızı da beğenebilirsin

Kefernahum (Capernaum) Film Analizi

“Neden buradasın biliyor musun?” “Evet.” “Neden?” “Anne ve babamdan şikayetçiyim.” “Anne ve babandan niçin şikayetçisin?” “Beni dünyaya getirdikleri için.”

The Glass Harmonica (1968)

Andrei Khrazhanovsky’nin 1968 yapımlı distopik ama umut arayışında olan animasyon filmi.

Transylvania (2006)

“Kalbim buruk, şanslılara, mutlu yaşayanlara kıskanarak bakıyorum. Birkaç çalı çırpı verin de yakalım dünyayı.”

Into the Wild Film Analizi

Dilimize “Özgürlük Yolu” olarak çevrilen film, kendisi bir büyüme hikâyesi olur.